Vanhaber24 – Ünlü sanatçı Güllü’nün (Gülden Karaböcek Gülter) şüpheli ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmada, kamuoyunu sarsan yeni tanık ifadeleri ortaya çıktı. Dosyada yer alan beyanlarda, sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in, annesini öldürmekle tehdit ettiği, pişmanlık ifadeleri kullandığı ve madde bağımlılığıyla mücadele ettiği yönünde çarpıcı iddialar yer aldı.
“Ben yaptım ama çok pişmanım” iddiası
Soruşturma dosyasına giren ifadelerden biri, Güllü’nün yakın arkadaşı Bircan Dülger’e ait. Dülger, savcılığa verdiği ifadede, Güllü’nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in kendisine “Ben yaptım ama çok pişmanım” dediğini öne sürdü.
Bu beyanın ardından bir başka tanık, Çağrı Kutlu’nun ifadesi de dosyaya girdi. Kutlu’nun anlatımları, soruşturmanın yönünü değiştirebilecek nitelikte.
Tanık: “Tuğyan, annesini defalarca öldürmekle tehdit etti”
Çağrı Kutlu, savcılığa verdiği ifadede Tuğyan Gülter’le yaklaşık bir yıldır tanıştığını belirtti ve şu iddialarda bulundu:
“Tuğyan bana problemlerini anlatırdı. Çocuğunun babasının cezaevinde olduğunu söyledi. Başta madde kullanmadığını iddia etti ama daha sonra kullandığını hem duydum hem de gördüm.
Nisan ayında beni arayıp, ‘Abi ben katil olacağım, annem hayatıma karışıyor, onu öldüreceğim’ dedi. O gece çok gergindi. Daha sonra, ‘Çocuğumu, annemi öldüreceğim. Evde 2 milyonluk altın var ama o bile beni kurtarmaz’ dedi.”
Tanık, genç kadının annesine karşı duyduğu öfkenin kumar borçları, ilişkiler ve maddi sıkıntılardan kaynaklandığını da ifade etti.
“Annemle dost olup sonra onu öldüreceğim”
Kutlu, ifadesinde Tuğyan Gülter’in zaman zaman “soğukkanlı bir planlama” izlenimi verdiğini söyledi:
“Haziran ayında pet şişede maddeyle evime geldi. Bana ‘Bu kadın ölecek, annemle dost olup sonra onu öldüreceğim’ dedi. O sırada konsomatrislik yaptığını da itiraf etmişti.”
Tanık ayrıca, Tuğyan’ın sık sık kumar oynadığını, hatta annesini de bu alışkanlığa sürüklediğini iddia etti.
Maddi istismar ve şiddet iddiaları
Tanık ifadelerine göre, Güllü’nün banka işlemlerini çoğunlukla kızı Tuğyan ve arkadaşı Deniz yürütüyordu. Ancak Tuğyan’ın zaman zaman yatırılması gereken paraları eksik yatırdığı, “annesini finansal olarak istismar ettiği” ileri sürüldü.
Kutlu’nun ifadesine göre:
“Tuğyan, Gül Hanım’ın internet bankacılığını kullanamadığını bildiği için para miktarlarını farklı söylüyor, kalan miktarları kendine alıyordu. Annesiyle arasındaki en büyük tartışma bu yüzden çıkardı.”
Silah iddiası: “Bakıcının oğlundan tabanca istedi”
Çağrı Kutlu’nun ifadesinde yer alan en dikkat çekici ayrıntılardan biri de silah temini iddiası oldu. Tanık, Tuğyan Gülter’in bakıcısının oğlu Osman’dan silah bulmasını istediğini, bu isteğin annesine yönelik olabileceğini düşündüğünü anlattı.
“Bana defalarca annesini öldüreceğini söyledi. Osman’dan silah bulmasını istemişti. Neden istediğini açıklamadı ama annesi için olduğunu düşündüm.”
Tanık: “Bu olay kaza değil”
Güllü’nün ölümünün ardından Tuğyan Gülter’in kendisini aradığını belirten tanık, genç kadının bu konuşmada “suçluluk duygusu” taşıdığını öne sürdü:
“Beni arayıp ‘Ben annemi öldüreceğimi söyledim ama gerçekten yapar mıydım, kaçmaz mıydım?’ dedi. Bence beni susturmak istedi. Bu olayın kaza olduğuna inanmıyorum.”
Soruşturma çok yönlü sürüyor
Savcılık kaynakları, hem tanık ifadelerinin hem de adli tıp raporlarının değerlendirildiğini, olay yerinde elde edilen delillerle uyuşup uyuşmadığının araştırıldığını belirtti.
Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturma, “kasten öldürme” ve “yardım edenler” ihtimali üzerinden genişletildi.
Adli Tıp Kurumu raporlarının tamamlanmasının ardından savcılığın iddianame hazırlığına başlayacağı öğrenildi.
Kamuoyu şokta: “Bir sanatçının dramı, bir annenin çığlığı”
Güllü’nün ölümü, yalnızca bir sanatçının kaybı değil, anne-kız çatışmasının trajik bir örneği olarak da kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Sosyal medyada binlerce kullanıcı, “Adalet Güllü için yerini bulmalı” etiketiyle paylaşımlar yaparak soruşturmanın derinleştirilmesini istedi.
Bir hukukçu, Vanhaber24’e yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı:
“Bu dosya sadece bir ölüm soruşturması değil, toplumun çöküşünü yansıtan bir tablo. Uyuşturucu, maddi bağımlılık, şiddet ve duygusal istismar zincirinin bir sonucu.”
Vanhaber24 Yorum | Kırılmış bir annenin sessiz feryadı
Güllü’nün ölümü, Türkiye’de aile içi şiddetin ve psikolojik çöküşün sanat dünyasına kadar uzandığını bir kez daha gösterdi.
Toplum, kadına yönelik şiddeti yalnızca fiziksel değil, duygusal ve ekonomik boyutlarıyla da görmek zorunda.
“Bir anne öldüğünde yalnız bir kadın ölmez; bir toplumun vicdanı biraz daha susar.” – Vanhaber24