1. Haberler
  2. Uncategorized
  3. BOLU – “KARDA, KÜLE DÖNEN OTELDE HESAP GÜNÜ”

BOLU – “KARDA, KÜLE DÖNEN OTELDE HESAP GÜNÜ”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

78 kişinin hayatını kaybettiği Grand Kartal Oteli faciasıyla ilgili davada mahkeme salonundaki atmosfer, ağır bir sorumluluğun çerçevesini çiziyor. Yaklaşık 32 sanık ve çok sayıda mağdur yakını, Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi önünde yeniden karşı karşıya geldi. Anadolu Ajansı+2Anadolu Ajansı+2

Avukattan Şok Sözler
Otel bünyesindeki muhasebe müdürü tutuklu sanık Kadir Özdemir’in avukatı Serbülent Baykan’ın ifadeleri davanın gidişatını yeniden resmetti. Baykan, müvekkilini tanımlarken:

“Benim müvekkilim geri zekâlı… Bunu kendisine de söyledim. Beni isterse dava edebilir… Bu geri zekâlı biraz yatsın aklı başına gelsin.”

Bu sözler, savunmanın sorumluluğu tam olarak kabul etmediğini ortaya koyduğu kadar duruşma salonunda yüksek gerilim yaratıyor.

Hayatta Kalanların İfadesi: “İhmallerden Öte”
Facianın kurban aileleri ise duruşmalarda otel yönetimine, teknik personeline ve denetim mekanizmalarına ağır ithamlar yöneltiyor. Örneğin bir müşteki, otelin yöneticilerinin “kaçışı planlayıp, yan odaki misafirleri uyandırmamasıyla” suçladığı açıklamalarda bulundu. Gündem Kıbrıs Gazetesi – Kıbrıs Haber+1
Mağdurlara göre, yangının çıkış noktası, eksik yangın tüpleri, çalışmayan alarm sistemi ve denetim raporlarındaki çelişkilerle daha da ağırlaşıyor. İddianamede sanıklar hakkında “kasten öldürme” ve “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme” gibi ağır suçlamalar yer alıyor. euronews

Süreç ve Kritik İddialar

Dava: 78 ölü, 133 yaralı. Anadolu Ajansı+1

Sanık sayısı: 32, bunlardan 19’u tutuklu. Anadolu Ajansı+1

İddianame: 13 sanığa 1.998’er yıl, 19 sanığa 22 yıl 6 ay hapis istemiyle. euronews

Duruşmalarda olanlar:

Tanık anlatımları her geçtiğimiz seansta ağırlığını artırıyor.

Koridorlarda “cezasızlık” kaygısı hâkim.

Avukatların kullandığı üslup, sadece hukuki değil ahlaki sorumluluğu da tartışmaya açıyor.

Geniş Çerçeveli Bir İnsani ve Hukuki Drama
Bu dava yalnızca teknik eksikliklerin mahkeme önünde hesaplaşması değil; binlerce insanın güvenlik hakkının ihlal edildiğine dair bir soruşturma. Avukat Baykan’ın sözlerinde bir çarpıcılık var: sanığın “geri zekâlı” olarak tanımlanması, sorumluluk mekanizmasına dair algıyı çarpıyor. Ama bu söylem mağdur ailelerinde öfkeyi daha da derinleştiriyor: “Bizim kayıplarımız sadece ihmalle açıklanamaz,” diyorlar.
Mahkeme salonunda meslek etiği, kamu güvenliği ve hukukun üstünlüğü birbirine karışıyor. Sanıkların ifadelerinde şu an için sistematik ihmalle ilgili savunmalar öne çıkarken, aileler “bu sadece tesis hatası değil, bilinçli tercih” vurgusu yapıyorlar.

Beklentiler

Aileler adaletin “gerçekleşmesini” ve cezasızlık kültürünün kırılmasını istiyor.

Hukuk çevreleri, soruşturmanın derinliğini ve denetim mekanizmalarının bağımsızlığını izliyor.

Kamuoyu ise “aynı hataların tekrar etmemesi” için sadece cezayı değil sistemin değişmesini bekliyor.

Bu dava, teknik ayrıntıların ötesinde bir insan hakkı ve toplumsal sorumluluk sınavı niteliğinde. Adalet vazgeçilmez bir beklenti olarak ortaya çıkarken, duruşma salonundaki her kelime ve her duruş, bu sınavın sınırlarını yeniden çiziyor.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir