1. Haberler
  2. Uncategorized
  3. Emlakçının “Satılık” Tabelası “Örgüt Propagandası” Örgütsel Afiş Olarak Değerlendirildi!

Emlakçının “Satılık” Tabelası “Örgüt Propagandası” Örgütsel Afiş Olarak Değerlendirildi!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Vanhaber24 — İstanbul’un Sultangazi ilçesinde yaşayan emlakçı Mecit Şahinkaya, işyerine astığı “satılıktır” ve “kiralıktır” pankartlarının “örgütsel afiş” olarak değerlendirilmesi ve ablasına gönderdiği paranın “örgüte yardım” sayılması gerekçesiyle 30 Eylül’de gözaltına alındı, 3 Ekim’de ise “örgüt üyeliği” ve “örgüte yardım etmek” suçlamalarıyla tutuklandı.

Şahinkaya’nın tutuklanması, avukatları ve insan hakları çevreleri tarafından “ağır bir hukuki hata” olarak nitelendirilirken, olay Gazi Mahallesi’nde yürütülen soruşturmaların “politik bir çerçeveye oturtulduğu” yönünde tartışmalara neden oldu.


“Bir emlakçı pankartı nasıl örgütsel sayılır?”

Mecit Şahinkaya’nın avukatı Görgün Danacı, müvekkilinin tamamen ticari faaliyet yürüttüğünü belirterek suçlamalara tepki gösterdi:

“Mecit, Gazi Mahallesi’nde bir emlakçı. Yıllardır geçimini bu işle sağlıyor. ‘Satılık’, ‘kiralık’ pankartları, işinin doğası gereği asılmış. Ancak bu afişlerin örgütsel nitelikte olduğu iddia edilip dosyaya delil olarak sunulmuş. Oysa bu kayıtların tamamı dinlendiğinde, gayrimenkul alım-satım görüşmeleri olduğu açıkça görülebilir.”

Danacı, Şahinkaya’nın “örgüte yardım” suçlamasına dayanak gösterilen para transferinin de akrabalık ilişkileriyle açıklanabileceğini söyledi:

“Ablasına gönderdiği para, bir yardım değil; aile içi bir destek. Aynı şekilde kuzeni tarafından düğün hediyesi olarak gönderilen 2 bin lira, ‘örgüte finansman sağlama’ olarak değerlendirilmiş. Bu delillerle bir insanın özgürlüğü elinden alınamaz.”


“Politik mahalle” gerekçesi mi?

Savunmada yer alan bilgilere göre Şahinkaya’nın uzun süredir yaşadığı Gazi Mahallesi’nin “politik kimliği”, tutuklama kararında dolaylı biçimde gerekçe olarak gösterildi.
Avukat Danacı, bu duruma dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Gazi Mahallesi politik bir mahalle olabilir, ama bu kimseyi suçlu yapmaz. Mecit, uzun tutukluluk döneminden sonra hayatını kurmuş, evlenmiş, işine dönmüş bir insandır. Ancak yaşadığı yerin politik atmosferi, onun iş görüşmelerinin kriminalize edilmesine neden olmuş görünüyor.”


“Hukuki değil, kopyala-yapıştır tutuklama”

Danacı, Sulh Ceza Mahkemesi’nin tutuklama gerekçesini “kopyala-yapıştır” olarak nitelendirdi:

“Tutuklama kararında hiçbir hukuki tartışma yok. Polis ifadeleri aynen alınmış, gerekçesiz bir şekilde tutuklama kararı verilmiş. Oysa tutuklama, en ağır yargısal tedbirlerden biridir. Böyle bir kararın bu kadar yüzeysel olması kabul edilemez.”

Danacı, yargı sürecinin takipçisi olduklarını belirterek, “İtirazlarımız devam edecek. Hukukun ve adaletin bir gün mutlaka kazanacağına inanıyoruz” dedi.


“Toplum olarak sessiz kalmamalıyız”

Şahinkaya’nın uzun süre Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde kaldığını hatırlatan avukatı, yaşananların toplumda bir “normalleşme” tehlikesi oluşturduğunu ifade etti:

“Bugün Mecit tutuklanıyorsa, yarın hepimiz benzer gerekçelerle gözaltına alınabiliriz. Bu tür hukuksuzluklara karşı ses çıkarmak sadece avukatların değil, toplumun da görevi. Çünkü bu, bireysel bir dava değil; adaletin sınavıdır.”


Ne olmuştu?

30 Eylül’de İstanbul’un Sultangazi ilçesinde gözaltına alınan emlakçı Mecit Şahinkaya, 3 Ekim’de “örgüt üyeliği” ve “örgüte yardım” suçlamalarıyla tutuklandı.
Soruşturma dosyasında; işyerine astığı “satılıktır” ve “kiralıktır” afişlerinin “örgütsel pankart”, ablasına gönderdiği paranın ise “örgüte finansman” olarak değerlendirildiği görüldü.
Avukatı, tüm delillerin ticari veya ailevi ilişkiler çerçevesinde açıklanabileceğini, ortada somut bir suç unsuru bulunmadığını savunuyor.
Mahkeme, yapılan ilk itirazları reddetti; ancak savunma tarafı yeni başvuru hazırlığında.


Vanhaber24, davaya ilişkin yargı sürecini ve tutukluluk kararına yönelik yeni gelişmeleri izlemeyi sürdürecek.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir