Vanhaber24 — Gazze’de yağmurla birlikte çadır kentler suya gömüldü; binlerce kişi dondurucu soğukta açıkta kaldı. Hamas, BM ve garantör ülkelere acil yardım çağrısı yaptı.

Gazze’de çadırlar su altında kaldı: Kış kabusu başladı, binlerce kişi açıkta

İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi’nde, kış yağmurlarının başlamasıyla birlikte yerinden edilmiş binlerce Filistinlinin kaldığı çadır kentler suya gömüldü. Bölgede altyapı neredeyse tamamen çökmüş durumda olduğu için yağmurun etkisi yalnızca su baskınlarıyla sınırlı kalmadı; çadırlar çamur deryasına dönerken, çocuklar, yaşlılar ve kadınlar geceyi buz gibi havada ıslanmış bir zeminde geçirdi. Hamas, uluslararası topluma ve ateşkes garantörlerine “acil yardım” çağrısı yaptı.

Yağmur çadırları yıktı: Gazze’de kış en çok sivilleri vuruyor

Aylardır bombardımanların ardından ayakta kalmaya çalışan Gazze halkı için kış tam anlamıyla kabusa dönüştü. Yağmurun aniden bastırmasıyla yerinden edilmiş yüz binlerce insanın sığındığı çadır kentlerde sel yaşandı. Plastik branda ve yıpranmış kumaşlardan yapılan barınaklar suyu geçirdi; çadırların içine dolan yağmur, eşyaları kullanılmaz hale getirdi.

Yerel kaynaklar, gece saatlerinde birçok çocuğun hipotermi tehlikesi geçirdiğini, yaşlıların ve kronik hastaların “korunaksız” bir şekilde çamur üzerinde sabahladığını aktardı. Gazze’nin kuzeyinden gelen görüntüler, insanların yerde biriken suyu elleriyle boşaltmaya çalıştığını ve bir kısmının çadırları tamamen terk etmek zorunda kaldığını gösteriyor.

Hamas’tan uluslararası topluma: “Ateşkesin garantörleri harekete geçmeli”

Hamas tarafından yapılan açıklamada, Gazze’deki insani durumun artık dayanılmaz bir noktaya geldiği vurgulanarak özellikle Birleşmiş Milletler, Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı “acilen” yardımı artırmaya çağrıldı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Anlaşmanın garantörlerini, Gazze’ye insani, tıbbi ve barınma malzemelerinin gönderilmesi için acilen harekete geçmeye çağırıyoruz. Binlerce insan yağmur altında, çamurun içinde yaşam mücadelesi veriyor.”

Hamas Sözcüsü Hazım Kasım ise İsrail’in ateşkes şartlarını sistematik biçimde ihlal ettiğini hatırlatarak:

“Uluslararası toplumun Gazze’ye yardım eli uzatma konusundaki acziyeti, İsrail yönetimini ablukayı daha da ağırlaştırmaya sevk ediyor.”

ifadelerini kullandı.

Alt yapı yok, barınak yok, çözüm yok: Gazze halkı kendi kaderine terk edildi

Gazze’de aylardır devam eden kuşatma nedeniyle yalnızca konutlar değil, kanalizasyon hatları, su pompalama sistemleri ve drenaj altyapısı da devre dışı kaldı. Bu nedenle birkaç saatlik yağış bile büyük bir yıkıma yol açabiliyor. Öte yandan İsrail’in yardımları engellemesi nedeniyle bölgeye hem çadır hem de konteyner girişleri kritik seviyede azalmış durumda.

Yardım kuruluşları, Gazze’de:

Kışlık çadır stoklarının tükendiğini,
Çamur ve su baskınlarına karşı dayanıklı altyapının olmadığını,
Bebek bezi, ısıtıcı, battaniye ve hijyen seti gibi acil ihtiyaçların kritik seviyeye gerilediğini,
Bazı bölgelerde içilebilir suya erişimin neredeyse “sıfırlandığını”

belirtiyor.

Gazze’de yaşayan 2,2 milyon insanın büyük bölümü kışı ateşkes olsa dahi “çadır altında ve korunaksız” geçirecek.

Ateşkes var ama yardım yok: Krizin derinleşmesinde siyasi tıkanıklık etkili

Ateşkesin üzerinden bir aydan fazla süre geçmesine rağmen İsrail’in insani yardım girişlerini sınırlandırması, uluslararası kuruluşların çalışmalarını neredeyse imkânsız kılıyor. Hamas ile yapılan anlaşmada “acil barınma ve gıda tedariki” maddesi de yer almasına rağmen, Gazze’ye konteyner ve dayanıklı çadır girişleri sürekli olarak engelleniyor.

Ortadoğu uzmanları, Gazze’de kış koşullarının bu yıl siyasi gerilimlerle birleşerek daha ağır bir insani travmaya dönüşeceğini vurguluyor.

Bir uzman şu değerlendirmeyi yaptı:

“Gazze’deki durum artık sadece bir savaş meselesi değil; uluslararası hukukun işleyip işlemediğini gösteren bir turnusol testi. Çadırların su altında kalması bile dünyanın kayıtsızlığının simgesine dönüştü.”

“Binlerce kişi açıkta kaldı”

Hamas’ın açıklamasında, çadır kentlerde yaşayan on binlerce kişinin yağmurun ardından barınaksız kaldığı ve birçok kişinin çadırlarını terk etmek zorunda kaldığı aktarılırken, yağmur sonrası bölgede: