Vanhaber24
Van’ın Tuşba ilçesinde Urartulara ait 2 bin 800 yıllık nekropol alanı definecilerin hedefi oldu. 2 bin 475 dikili taş ve 25 mezar odasının tahrip edildiği belirtiliyor.
Van’da 2 bin 800 yıllık Urartu mezarları yok olma tehlikesinde
Van’ın Tuşba ilçesi Kalecik Mahallesi, Urartu Krallığı’nın en önemli nekropol alanlarından birine ev sahipliği yapıyor. Yaklaşık 1600 metrekarelik alana matematiksel bir düzenle yerleştirilmiş 2 bin 475 dikili taş, 25 mezar odası ve taş halkalardan oluşan alan, definecilerin tehdidi altına girdi. Mezar odalarının taş kapaklarının kırıldığı, çevrede iş makineleriyle yapılmış kaçak kazı izlerinin bulunduğu tespit edildi.
Uzmanlara göre bu alan, yalnızca Van için değil, dünya arkeoloji literatürü açısından da benzersiz bir değer taşıyor.
“Kalecik, Urartuların en stratejik merkezlerinden biri”
Kentte 25 yıldır profesyonel tur rehberliği yapan Engin Pişkin, bölgenin önemini şu sözlerle anlattı:
“Burası, Urartuların üçüncü büyük kalesi olan Kalecik Kalesi’nin eteklerinde yer alan, en önemli nekropollerinden biri. Yaklaşık 3 bin yıllık bir tarihten bahsediyoruz. Göbeklitepe’deki sır taşlar nasıl tarihin akışını değiştirdiyse, burada da aynı derecede önemli bulgular olduğuna inanıyoruz.”
Pişkin’e göre en büyük sorun, alanda hiçbir koruma, güvenlik ya da bilgilendirici unsurun bulunmaması. Kaçak kazılar ise tarihi geri dönüşü olmayan biçimde tahrip ediyor:
“Defineciler bazı bölümlerde iş makineleriyle kazı yapmış. Bu alan birinci derece sit, dünyada benzeri yok. Ancak ortada koruyucu tek bir adım yok.”
“Van’ın Göbeklitepe’si turizme kazandırılmalı”
Uzmanlar, Van Gölü Havzası’nın ölü gömme geleneklerinin merkezlerinden biri olduğuna dikkat çekiyor. Buna rağmen Kalecik nekropolünde bırakın kazı çalışmalarını, tanıtıcı bir levha dahi bulunmuyor.
Pişkin, alanın turizme kazandırılması gerektiğini vurguluyor:
“Burası adeta Van’ın Göbeklitepe’si. Tarlalar sürülmüş, mezar odalarının bir kısmı tarlanın kenarında kalmış. Urartular için ölü gömme gelenekleri hayati önemdeydi. Bu devasa alan mutlaka korunmalı, bilimsel olarak incelenmeli ve turizme açılmalıdır.”
“Mezar odaları yüksek statülü Urartulara ait”
Urartu Krallığı, Hazar’dan Musul’a, Malatya’dan Karadeniz’e kadar geniş bir coğrafyada hüküm sürüyordu. Başkent ise Van’dı. Bu nedenle Kalecik’teki mezar odalarının, yönetici sınıfa ait olabileceği düşünülüyor.
“Bu mezar odaları, yüksek statülü kişilere aittir. Dikili taşların tamamı incelenmeli, alanda acilen koruma önlemleri alınmalıdır.”
Arkeologlar, nekropol alanının yok olması halinde Urartu uygarlığına dair kritik verilerin sonsuza dek kaybedileceğini belirtiyor.